Abdullah Öcalan'a Teklifler! Lider Mi Olmalı, Milletvekili Mi?
"Bu cümleleri Rasim değil de herhangi biriniz söyleseydi, hiç abartmadan söylüyorum; bu sabah şafak operasyonuyla eviniz basılır, ters kelepçeyle gözaltına alınırdınız..."
Ankara Barosu Avukatlarından Cemil Çiçek'in, Gazeteci Rasim Ozan Kütahyalı ile ilgili tespitine katılmamak elde değil... Hele ki, Kütahyalı'nın, PKK lideri Abdullah Öcalan için; "Ankara'ya gelmelidir, DEM Grubu'nun başına geçmelidir, Meclis'te konuşmalıdır ! Fazla beklemeye gerek yok ! Bir an evvel bu yapılmalıdır ! Gerekirse, kısmi bir seçimle de Şanlıurfa ya da Diyarbakır Milletvekili olarak Meclis'e girmeli, DEM Parti Genel Başkanı olmalı, artık bu tiyatroya bir son vermeliyiz... Öcalan'ın gölgeleri Meclis'te, Öcalan'ın kendisi İmralı'da... Bunun bir anlamı yok ! Devlet Bahçeli, bu tiyatro perdesini dağıttı... Tamamen doğruları yaptı... Tabuları yıktı... Putları kırdı, attı ! Türkiye'nin menfaatine olan davranışı gösterdi ! Devlet Bahçeli'ye teşekkür ediyoruz" deyişi sonrasında...
MHP içinden bile yükselmedi halen tek bir ses, EVET ÖCALAN PROJESİ PROJEMİZDİR diye, ama bu ateşi harlayanlar genelde dışarıdan birileri, ara ara yükselenler, BURADAYIM demeyi sevenler, güç sahiplerinin işgalindeki o sahnenin tozunu yutmuş olanlar!
O isimlerden biri de İçişleri eski Bakanı Süleyman Soylu...
"Devlet Bahçeli'nin son çıkışı, Türkiye'nin önüne konulmuş büyük bir fırsattır ve çok net söylüyorum, samimidir..." demiş, Soylu !
Abdullah Öcalan için 'FIRSAT' demiş !
Öcalan'a sunulan teklifler için 'SAMİMİ' demiş !
Yetmemiş, "Bir kadim akıl, 'bu kararı, kardeşlikle ve barışla verelim, önünüze bir fırsat koyuyorum, değerlendirin' diyor" demeyi de ihmal etmemiş !
Daha düne kadar, sadece 2 sene öncesinde, tarihler 20 Ağustos 2022'yi gösterirken, AK Parti Bayburt İl Başkanlığı ziyaretinde konuşmuş Soylu, bugün dediğinin tam tersinde, ama muhalefeti suçlamış; "Ellerine fırsat gelse, Apo’yu dışarı çıkaracaklar... Ellerine fırsat gelse, Selo’yu dışarı çıkaracaklar... Ellerine fırsat gelse, Amerika’nın talimat verdiği adamları dışarı çıkaracaklar..."
Son 22 senedir tüm fırsatlar AKP'nin elinde, Sevgili Süleyman Soylu !
Bu fırsatları değerlendiren de onlar değil, siz oldunuz, bunun da altını çizelim mi, Sayın Soylu !?
Tamam, sizin o DÜN / BUGÜN hikayesinin birbirini hiç tutmayan söylemlerini bir kenara bırakalım... Hatta gündeme taşınan bu söylemlerde TERÖR ÖRGÜTÜ PROPAGANDASI YAPMA SUÇU var mı yok mu, bunu da bir kenara bırakalım, savcıların gözünde FİKİR HÜRRİYETİ olan size dair demokrasiyi de hiç sorgulamayalım ama...
Her şeyi, dediğiniz yol haritası üzerinden izleyelim, NE OLUR PEKİ diye de soralım!?
Sahi, NE OLUR ?
Abdullah Öcalan, serbest bırakılsa... Ev hapsi ile başlayan süreç, ardından siyasi arenadaki haklarının teslimiyle devam etse... PKK'nın askeri kanadı sorumluları da Öcalan'la beraber bu siyasi gelişmelerin ayağı halini alsa... PKK, dağdan düz ovaya inse, silahlar tümüyle bırakılsa... DEM dışında, sadece Öcalan ve eski PKK'lıların olduğu bir kalabalıkla kurulan bir siyasi parti, hazine yardımı alacak duruma getirilse... Miting meydanları sarı - kırmızı - yeşil bayraklarla donatılsa... Talepler, Kürt milliyetçiliği üzerinden sloganlaştırılsa... Eyalet sistemi talepleri, Kürtçe üzerinden devletin yapısına eklenecek yeni özgürlük açılımlarıyla, yepyeni bir sayfa açsa... Haklarındaki tüm suçlamaların düşürüldüğü, siyasi birer kimlik kazandırılan PKK örgüt üyelerine Ankara TBMM'de Vekil odaları açılsa... Düzenlenecek açık hava toplantılarında ve miting meydanlarında dalgalanacak PKK bayrakları da esip gürleyecek eski liderleri de Türkiye'nin iktidar oyununun bir parçası olarak, vaat zenginliğine katılsa...
Böylesi bir Türkiye'de NE OLUR ?
Bunu hem Devlet Bahçeli'ye, hem Rasim Ozan Kütahyalı'ya hem de Süleyman Soylu'ya soralım !
Sıra diğerlerine de gelir mi ?
Türkiye'deki DHKP-C için, İBDA-C için, İŞİD için, HİZBULLAH için ve daha niceleri için, bu yol örnek olur mu ?
Cevap var mı ?
Yoksa DURMAK YOK YOLA DEVAM mı !?