O GÜZEL KANDİLLER SÖNMESİN

Yayınlanma Tarihi : 09.10.2016 16:50 Bu haber 86 defa okundu

Bir genç düşünün; Yılmadan usanmadan çabalayarak bilgi dolu ışık gibi parlayan zihninde öğretmen olma hayallerinin gerçekleşmesi için gün sayan! Bir genç! Üniversite sınavını kazanmak ve üniversiteyi bitirip öğretmenlik diploması almakla her şey bitmedi tabi, MEB bünyesinde öğretmen olmak için üniversiteyi bitirdikten sonra KPSS’ye girmesi gerekti. Her öğretmen adayı gibi kendi branşı doğrultusunda KPSS sınavına girdi, iyi bir puan aldı ve almış olduğu KPSS puanıyla hayali olan öğretmenlik atamalarına başvuru yaptı. Sonunda oldu derken; Sistem değişti ve puanı iyi olmasına rağmen atanamadan mülakata tabi tutuldu. Evet, şimdi ise aynı durumu yaşayan binlerce genç öğretmen adayını düşünün… Önlerine sunulan 3 koca sınavdan; emekleriyle, alın terleriyle, tırnaklarıyla kazıya kazıya başaralı bir şekilde puanlar almış olmalarına rağmen bu durumu yine de anlayışla karşılayarak “bu görevimiz ve son çaremiz ise mülakata gitmeye hazırız” diyerek gerekeni yapan, Binlerce Genç Öğretmen Adayını… Sonuç mu? Gençlere sorulan soruları merak etmişsinizdir. Zira ben merak ettim ve sonunda o soruları öğrendim. Duyduklarım karşısında şaşkınlığımı da gizleyemedim. İnsanları bu gibi şaşkınlıklara alıştıranları, haksızlıkları ve umutların yitirilmesine etken olan binlerce gencin durumunu sorgulamaya başladım. “Reis kimdir? Doğum yeriniz neresi? Yılbaşını kutluyor musun? Evli misin? Bekâr mısın? 15 Temmuz gecesi neredeydin ne yaptın? Oruç tutuyor musun?” Şimdi bizde birkaç soru soralım ve sonucu takdirinize sunalım. Sorular öğretmen mesleki yeterliliğini ölçmek için mümkün müdür? Sadece bu durum için demiyorum elbette hayat herkes için zor… Bu zorluklara eklenen binlerce umut dolu gencin ışığını söndürmek, Onca yıllık emeğin kararını bu şekilde ve bir anda vermek doğru mudur? Hayır değildir! Hiçbir zaman da doğru olmamalıdır. Kiminin saçına başına kiminin doğduğu yere kiminin özgür “O GÜZEL KANDİLLER SÖNMESİN” seçimlerine müdahale ederek bazı öğretmen adaylarına şarkı söyletmekle sınav olmaz. OLMAMALIDIR! Olsa olsa bunun adı ciddiyetsizlik, alay etmek ve onlarca gencin geleceğini karartmaktır. Toplumun aydınlık yüzü olan öğretmenlerin emeği hiçe sayılmamalıdır. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün de belirttiği gibi: “Dünyanın her tarafında öğretmenler insan topluluğunun en özverili ve saygıdeğer unsurlarıdır. Milletleri kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir. Öğretmenden, eğiticiden mahrum bir millet, henüz bir millet adını alma yeteneğini kazanamamıştır. ÖĞRETMEN BİR KANDİLE BENZER, KENDİNİ TÜKETEREK BAŞKALARINA IŞIK VERİR” O güzel kandillerin sönmemesi dileği ile…

Paylaş Paylaş Paylaş

Etiket :

YORUMLARI GÖR

Yorum yapabilmek için

Giriş Yap ya da Kayıt Ol