Konuşmadık, konuşturmadık, susturduk… Susturduklarımızı ise kalabalıklaştırdık…
Yayınlanma Tarihi : 23.04.2018 03:41
Bu haber 90 defa okundu
2016 yılı Temmuz ayından bugüne OLAGANÜSTÜ hallerdeyiz ! O kadar alıştık ki bu HAL içinde yaşamaya, bizi yönetenler de EKSİK kalmayalım istemiş, ki OHAL’in 7. kez uzatılmasını talep eden tezkere de TBMM Başkanlığı’na sunulmuş…
Konu, FETÖ…
Daha açık bir ifadeyle mi ?
Fetullah Gülen Cemaati ve yandaşları !
Bir zamanlar HOCA denen, sahte imam ve kalabalığı !
Peki, tehlike sadece FETÖ mü ?
Sahi, diğer cemaatler devletin tam neresinde, bildik mi ?
Ne kadar içinde, ne kadar kontrolünde, sorguladık mı ?
Okulları ve yurtları ne kadar denetimde, anladık mı ?
Yok !
Ne bildik…
Ne sorguladık…
Ne de anladık…
Korktuk, çekindik…
Sindik, geri çekildik…
Sorularımızı erteledik…
Sorgularımızı iptal ettik…
7. OHAL için onay verdik…
Oysaki DİN denen KALP işini siyasetin dibine kadar indirenlerin ülkesinde aksini yapmalıydık… ONAY verdik vermesine de… Cemaatleri (!) devletin A Protokolü içerisine kadar taşıyıp, devleti yönetenleri onların önünde el pençe divan haline getiren zihniyete karşı alternatif yaratamadık ! Diğer dini (!) cemaatleri (!) besleyen geniş kitlelerin ne derece sömürüldüğünün analizini ise ha bire rafa kaldırdık !
Konuşmadık…
Konuşturmadık…
Konuşanları ise susturduk…
Susturduklarımızı ise kalabalıklaştırdık…
Aslında ÜLKE noktasında adeta YERLEŞİK düzene geçen bu SİNMİŞ ve kendini akıntıya bırakan hallerimiz bize, bu kente, Antakya’ya da dair… Yazıp çizdiklerimiz çokça bizde kalıyor, bundan mı ? Paylaşıma açtığımız hiçbir tartışma taraf toplayamıyor kendine, ondan mı ?
Peki, nereye kadar ?
Bir Yazar şöyle der;
“Hayatın genişliği, uzunluğundan daha önemlidir…”
Peki, bizler, hayatlarımızı ne kadar geniş bir alana yayıyoruz ?
Uzatmaya çalıştığımız ömür çizgisine ne kadarlık bir hayat biriktiriyoruz ?
Antakya özelindeyiz madem, konuşalım mı ?
Hatta konuşmakla da kalmayalım, ben sorayım siz düşünün…
Antakya Atatürk Parkı’nda yapılacak Kültür Merkezi için yapılan onca tartışmanın tozu dumanı içinde KAYBOLAN bu kentin mimarları ve çevreciler nerede ? Defne ilçesindeki zeytinlik alanları BİR RAPOR ELİYLE sanayi tesislerine açanların kararında bir adım öne çıkması gereken bu kentin sevdalıları nerede ? Tarihi ve kültürel alanlarını boşvermişliğe KURBAN eden bir kentte turizm adına konuşması beklenenler nerede ?
Yok, ara ara konuşuyorlar…
Ama anlaşılmaz cümlelerle…
Yazar Sezai Karakoç’un dediği gibi…
“Hayatının öznesini kaybedince, devrik olur tüm cümlelerin…”
Kimin öznesi ne kadar kayıp bilmiyorum ama, bu kent ÇOK KAYIP… Ama yine de konuşmuyoruz ! “İnsan yorgunluktan ibarettir… Gelir, yorulur ve gider…” diyenlerin hikayesindeyiz oysa ki ! Geldik, yaşadık ve bitiyoruz ! Hem de birikmeden ! Hayat adına biriktirmeden ! Kelimelerimizle ona sahip çıkmadan ! Sessizce, bir köşede, yalnız…
Keyfini çıkarın sessizliğinizin !
Çünkü sahip olduğunuz tek şey o !
Etiket :
YORUMLARI GÖR