Hoşgörü Hepimizin Olsun

Yayınlanma Tarihi : 07.10.2016 22:56 Bu haber 83 defa okundu

Hoşgörü, uygarlığın biricik sınavıdır...Arthur HELPS Merhaba sevgili okuyucular; Naçizane içimden geçenleri sizlerle paylaşmaya ve kendimize sorular sormamız gereken bir konu üstüne yazmaya ayrıca sizlerin de katkısını istemeye gönüllü olduğumu söylemek isterim… Genelde siyaset adamların ya da azda olsa diğer toplumsal aktörlerin; Millete vaaz verip öğütleri sıralarken, ağabeylik ettiğini sanırlarken, her daim kullandıkları bir takım veciz sözler var ya; “bu memleket hepimizin!”ya da ‘’hoşgörü, barış, kardeşlik’’diye. Evet, görünürde bu memleket hepimizin ve her birimiz bu ülkenin birer vatandaşlarıyız. Ama velâkin “bu hepimizin olan memleketi” içimizden kimileri yalnız kendilerine has sanarak ve kendilerini varlıklarıyla bir lütufmuş gibi görerek “ülkenin bütün nimetlerini” kendi aralarında paylaşırken, talan ederken, har vurup harman edip savururken, yine ülkenin bütün mallarını, arazilerini, dağlarını, taşlarını, denizlerini, sularını yeraltı ve yer üstü kaynaklarını kendi aralarında pay ederlerken utanmak nedir bilmezler… HOŞGÖRÜ,KARDEŞLİK nedir tanımazlar. Hatta bizim onlara HOŞGÖRÜLÜ olmamızı beklerler… Yetmiyormuş gibi o ötekileştiren,aşağılayan açıklamalarına ve söylemlerine ne demeli? ‘‘Asmayalım da besleyelim mi?’’ ''Ya sev ya terk et'' ‘’Reyhanlı'da 53 Sünni vatandaşımız şehit edildi.’’ “Bize ne canım onlardan, onlar Şii biz Sünni’yiz” "Ayıdan post olmaz, Kürt'ten dost olmaz." "Laz, Kürdün deniz görmüş halidir" ‘’Senin kim olduğunu biliyoruz.’’ Ve daha başka farklı etnik grup ve mezheplere yönelik sarf edilen benzer açıklamalar ve nefret söylemleri... Ülkemde, Türkü, Kürdü, Arabı,Lazı, Çerkezi, Gürcüsü, Abazası, Romanı, Boşnağı, bizim aramızda üstünlük olabilir mi? Milletimiz, Halkımız bağımsızlığını, onurunu, vatanını ve bayrağını korumak için neler yapabileceğini bütün cihana göstermedi mi? Türküyle, Kürdüyle, Arabıyla,Lazıyla, Çerkeziyle, etnik kökeni ve mezhebi ne olursa olsun vatan toprakları için birlikte savaşmadı mı? Çanakkale Zaferi olsun, Kurtuluş Mücadelesi olsun inancın, azmin, kararlılığın, birlik ve beraberliğin simgesi değil midir? Aslında hepimizin de keşfetmesi gereken ilk şey o günün birlik ruhudur. En zor zamanımızda biz; Yani Türkler, yani Kürtler, yani Araplar, yani Sünniler, yani Şiiler, Müslümanlar, Hıristiyanlar yani Mezopotamya'nın bu kadim coğrafyanın bütün halkları omuz omuza mücadele vererek destan yazmadık mı? Sözün özü; Bugün aslında dünden ekilen ayrılık tohumlarının birer yansımasını yaşıyor bu ülke. İnsan kavramından yoksun, kendisine dayatılan, öğretilen, öğrenilmiş çaresizlikler ile yüklü ben düşüncelerinin birer birer dökülen kaypak dışavurumları işte. Ben bütün bildiklerimden sonra sadece şunu diyebilme özgürlüğüne sahip olduğumu düşünüyorum. Ben İNSAN’IM… Türk, Kürt, Arap,Laz, Çerkez, Ermeni, Yahudi, Rum, Alevi, Sünni değil sadece İNSAN… Ve özetle İNSAN olan bu şiire alkış tutar… ÜLKE HEPİMİZİN Dağlar, taşlar, kuşlarıyla, Eğik durmaz başlarıyla, Yaz, bahar ve kışlarıyla, Bu ülke hepimizin. Ne Çerkez’in, Nede Türk’ün, Ne Arap’ın, Nede Kürt’ün, Hiç kimse olmasın sürgün, Bu ülke hepimizin. Sünni, şafi ve alevi, Müslüman’ı ve Musevi, Vatan diyenlerin evi, Bu ülke hepimizin. Atatürk, Fatih atamız, Ayrılıktır tek hatamız, Birlik olursak hep varız, Bu ülke hepimizin. Her ırktan şehidimiz var, Herkesin gönlündeki yar, Yüreği serinleten kar, Bu ülke hepimizin. Farklı ırk ve dinleriyle, Değişik kültürleriyle, Çeşit çeşit yönleriyle, Bu ülke hepimizin. Mehmet ARI

Paylaş Paylaş Paylaş