MENÜ

Herkes sahada, herkes sevimli…İşin sırrı, MART 2019 reçetesi mi?

Yayınlanma Tarihi : 23.11.2018 02:41 Bu haber 79 defa okundu
Bizim gibi ülkeler farklıdır… Öyle Avrupa, Amerika gibi değildir… O yüzden siyasetçisi de kendisine göredir, seçmeni de… Seçilme tarzı da farklıdır, seçme tercihlerinde öne çıkanlar da… Hayata gerçek ekleyen siyasetçinin MAKAM yüzü göremediği bir ülkede YALANDAN KİM ÖLMÜŞ edebiyatı biraz da bu yüzden BEST-SELLER modundadır ! Yani en çok satandır ! Ben ve benim gibilerse ÇOK SATAN’da değil, en az satanda, yani GERÇEK olanda durup bekliyor… Rüzgara savrulan sloganların dinmesini, sesiz sakin kendisini anlatmak için bekleyenleri dinlemek için fırsat kolluyor, ki tabi buna dair birileri varsa… Garip ama… Kimle konuşsam, BİZİM PARTİNİN ADAYI diye başlıyor söze… Bizim Parti !!! BİZİM PARTİ ne demek, bilen var mı ? Sahi ne oluyor BİZİM PARTİ olunca ? Dokunduğunu altına mı çeviriyor ? Duvarları pembeye mi boyuyor ? Sorunlara çözüm mü ekliyor ? Hayatları çekilir mi kılıyor ? 2 yakayı mı buluşturuyor ? Borcu harcı mı bitiriyor ? Sahi, NE yapıyor o BİZİM PARTİ ? Bilmiyor ! Ama sormuyor da… O zaman ben sorayım mı ? PARTİSİZ ben sorayım, kendi adıma, yaşamak istediğim şehir adına, onların bana sunduklarından MUTSUZ biri olarak en çok da… Sorayım, ki CEVAPSIZ kalacağımdan emin olarak hem de… Bu yazının yarın toz olup rüzgara karışacağını bile bile hatta… Antakya’da yaşayan biri olarak… Antakya Belediye Başkanı İsmail Kimyeci ile Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş’a sorayım mesela… Birinin bahanesi MUHALİF BELEDİYE olmak, ki bu durum Ankara’nın para musluklarını kesmesi demekmiş, öyle diyorlar ! Diğerinin bahanesi NE, bakın onu hiç bilmiyorum, ama yine de başlayalım… Karışık sorayım ! Siz seçin aralarından ! Hangisi size ait, bulun, çıkarın ! Evet… Sık sık halk otobüslerine binen biri olarak, sorayım mı ? Yıllardır yolları yapılsın için bekleyen Antakya 500 Konutlar’ın içler acısı YOL hallerini sorayım… Yama üstüne yama konusunda artık teknoloji geliştirmeye başlamış belediyelerimize sorayım… Daha kaç yama ekleriz diye sorayım… Yollarda zıplaya zıplaya gitmeye bizler çok alıştık ama, DÜZELİR MİYİZ diye sorayım… Üzerinden, yanı başından kılavuz çizgiler geçen otobüs duraklarını sorayım… ENGELLİ hassasiyetlerinizin sloganında sorayım… Ardından, dükkan önlerini kapatıyor diye kesilen ağaçları sorayım… Yaptığınız parklardaki çocuk oyun alanlarının zeminlerini sorayım… Kiminin standardı Avrupa, kiminin ki Afrika, ki bu durum NİYE diye sorayım… Bir de sürekli değişen o TEK YÖN- ÇFT YÖN trafiğimizin Arap saçı hikayesini sorayım… Tabi unutmadan… Bu kentin tescilli evlerinin üzerine, ‘dikkat bu yapı tehlike arz etmektedir’ diye yazı asan sizlere ve bünyenizde yer alan KUDEB birimlerine sorayım… En çok da, bu kentin bazı yerlerinde yükselttiğiniz demir kafesleri ve içlerinde hapsedilen tarihi evleri sorayım… Kurtarmak yerine, izleme tercihinizi sorayım… Bizleri yarın nasıl bir şehir hikayesi bekliyor, bunu sorayım… Haklısınız, sorumuz ÇOK ! Çünkü biriken sorunlarımız ÇOK ! Peki, cevaplarınız da ÇOK mu ? Düşünün !
Paylaş Paylaş Paylaş
Etiket :
YORUMLARI GÖR
ÜYE YORUMLARI
Yorum yapabilmek için

Giriş Yap ya da Kayıt Ol