MENÜ

Eylem yoktu…Ama gözaltı çoktu…

Yayınlanma Tarihi : 31.05.2017 21:46 Bu haber 102 defa okundu
Fazla düşünüp ne olacak? Ne diye başımızı belaya sokalım? Oturalım oturduğumuz yerde. İşte mis gibi çorba. Ne diye başımızı belaya sokalım? Şarap hazırsa, içelim; Tırnaklarımız uzamışsa, keselim. Fazla düşünüp ne olacak? Ne diye başımızı belaya sokalım? Demiş Dritero AGOLLI… Öyle bir sistem var mı peki ? Bedenimizde buna dair bir düğme… Basınca düşünmekten alıkoyan bizi… Başımızı belaya sokmaktan uzak tutan… Olana bitene EYVALLAH dedirten… Varsa alayım, çünkü yoruldum… Düşünmekten çok yoruldum… Hele ki eldekinden… Yok… Bende yok… Bulamadım, yok… Çünkü eldeki Cahit IRGAT’ın dediği gibi… Ağzımızdan dilimizi çaldılar, Cebimizden paramızı, Alnımızdan terimizi; Ve renk renk ayırmadan, Gözlerimizi… O yüzden kaldığımız yerden devam edip bugüne başlayalım mı ? Önceki günden devam edelim… OHAL şartlarında bir eylem çabasından bahsedelim… Polis’e göre İZİNSİZ, eylemcilere göre ise İZİN ALMAYA ÇALIŞSAK DA VERMİYORSUNUZ denilen bir eylemden… O günden kalan bir Türkiye’den… Gördüklerimizden… Duyduklarımızdan… Bildiklerimizden… Ama hiç sevmediklerimizden… Öyle ki… Ortada EYLEM dahi yoktu… Ama gözaltı denilen şey çoktu… Demokrasi mi ? Bakın o da hiç yoktu… Peki, NE mi oldu ? Antakya Ulus Meydanı’na gelen birkaç kişiydi önce… Ellerinde dövizleri, sessizce oturdular basın açıklaması yapacakları alanın bir kenarında duran banka… Beklediler… Diğerlerini beklediler… Birkaç dakika geçmemişti ki, polisle aralarında ‘burada oturamazsınız’ tartışması başladı, ardından da itişme… Ve sesler yükseldi… Öfkeli sesler… Ama içlerinden bir tanesi bir adım öne çıktı ! ‘ALIN BUNLARI’ diyen o ses koşar adım öne çıktı… Alın… Alındılar… ! Yaka paça alındılar, ki hiçbir şey yoktu ortada… Ne slogan vardı, ne birikmiş bir kalabalık, ne kanuna aykırı bir durum… Bir bekleyişti onların ki, arkadaşları gelince olacakların bekleyişiydi… Ama anlaşılan ona da izin yoktu… Çünkü OHAL vardı ! Bizi birbirimizle korkutulan hallerimiz vardı… O yüzden, geride bekleyenlere yöneldi diğer polisler… Eylem için kenarda köşede sessizce bekleşen kadınlar toplandı, ardından gençler… NE YAPIYORSUNUZ demeye kalmadılar, ALIN BUNLARI dendi hızlıca… ALINDILAR ! Demokrasi alındı… Elde ne var ne yok alındı… Açık ve net… İzlediğim bu Türkiye’den KORKTUM, sadece birkaç kelime söyleyip dağılacak insanların yaşadıklarından KORKTUM, OHAL diye diye bitirdiğimiz BİZ’den geriye kalanlar için KORKTUM… Arundhati Roy, “Bütün dünyada şiddet içermeyen direniş hareketleri eziliyor ve kırılıyor. Eğer biz şiddet içermeyen direniş hareketlerine saygı göstermezsek ve onları kabul etmezsek, bu durumda şiddet içeren araçları kullanmaya YÖNELENLERİ ayrıcalıklı bir konuma getirmiş oluruz…” derken haksız mı ? Değil… Haksız değil… O yüzden gittiğimiz BU YOL da yol değil !
Paylaş Paylaş Paylaş
Etiket :
YORUMLARI GÖR
ÜYE YORUMLARI
Yorum yapabilmek için

Giriş Yap ya da Kayıt Ol