DEVLET ADINA, DOĞRU HANGİSİ?
Yayınlanma Tarihi : 22.10.2016 20:28
Bu haber 83 defa okundu
Biri Devlet’in RESMİ haber ajansı, diğeri de Hükümet’e Başkanlık edenin Yardımcısı… İkisi de açıklama yapmış, ki biri UYARMIŞ, hatta AMAN HA demiş, ‘sağa sola çarpmadan dosdoğru yürüyün’ diye de eklemiş… ama diğeri, UYARILANIN aksine eldeki gerçeği FISILDAMIŞ, belki de bunu yaparken farkında bile olmamış, söylemiş ve geçmiş…
Ama biz geçmedik…
O söylenende durduk…
Durduk ve düşündük…
Şimdi gelelim durup düşündüğümüz o şeye…
Tarih, 17 Ekim Pazartesi…
Anadolu Ajansı 2 haber paylaşıyor…
İlki, Irak’ın Musul kentinde yaşanan duruma ilişkin konuşan, Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş’a ait… Ortadoğu’nun mezhepsel çatışmalarla genişleyen fotoğrafına işaret etmiş Kurtulmuş ve demiş ki…
"Kimse, mevcut karışıklığı fırsat bilerek, buradan herhangi bir şekilde MEZHEBİ veya ETNİK siyasetini geliştirmek için fırsat kollamasın. Musul meselesi, önemle, dikkatle takip ettiğimiz bir meseledir. Türkiye'nin Musul konusunda B ve C planları da vardır. Bu bölgede daha fazla MEZHEBİ ayrımların olmamasının, birtakım ETNİK siyasetlerin bölgede hakim olmamasının üzerinde duruyoruz."
Hatta eklemiş de…
"Medyadan öncelikle istirham ediyorum, 'Şİİ milisler', 'SÜNNİ milisler' lafını kullandıkça, bu bölgede operasyon yapmak isteyenlerin ekmeklerine yağ süreriz…"
Haklı da…
Suriye’den Irak’a yaşanan da bu değil mi ?
Kaşınan, etnik ve mezhep ayrılıkları değil mi ?
Ki dökülen onca masum kanın hesapsız akmasındaki neden de bu değil mi ?
Bu…
O yüzden, HAKLI !
Haklı haklı olmasına da…
Başka bir haber daha var…
Aynı gün içinde paylaşılan…
Aynı Musul için konuşan hatta…
Ama konuştukça işin rengini değiştiren…
Değişen rengin bulanan sularında sorular sordurtan…
Her sorunun balçığında daha da derine batıran…
Ve sonunda da nefessiz bırakan…
Ne mi ?
Şöyle başlıyor o diğer haber ;
“Eski Musul Valisi ve Ninova Muhafızları Komutanı Esil Nuceyfi, Türk Askerlerince EĞİTİLEN 2 bin SÜNNİ SAVAŞÇInın Başika cephesinden operasyona katıldığını söyledi.”
Sizi bilmem ama, karar veremedim…
İki Ankara arasında karar veremedim…
Doğru gibi görünen yanlışlar arasında ne yöne yürümem gerektiğini bilemedim… O yüzden de, her iki yolun dışında yürümek istedim bugün ve kendi adımlarımızın takibinde, kendi yolumuz adına sormak istedim…
Sahi, NE yapmaya çalışıyoruz ?
Başka bir ülkenin topraklarında savaşmak için silahlı gruplara her türlü eğitim desteğini verirken, o grupların SÜNNİ olması noktasında NEYİ hedefliyoruz, ki AÇIK AÇIK soruyorum…
Ne yapmaya çalıştığımızı…
Irak’ta ne tarafta olduğumuzu…
Suriye’de ne yönde olduğumuzu…
Taraf ve yönümüze ekli tercihimizi…
O tercihin dinsel açıdan detaylı tarifini…
Ve o tarifin mezhep önceliğinde ne aradığımızı !
Dolandırmıyorum…
Açık açık soruyorum…
Ankara’dan çıkan bu iki sesin çarpışmasından ortaya çıkan resmin bize fısıldadığı gerçeği, yüksek sesle dile getirmediğimizi, duyulmasını istemediğimizi, Ortadoğu coğrafyasında zaten yaşananı…
Etiket :
YORUMLARI GÖR