Ülke vatandaşının AY SONU hikayesini anlatan küçük bir notla başlayalım mı ? İki yakası bir türlü bir araya gelemeyenlerin ülkesinde, ruh halimiz neymiş, ona bir bakalım… Ocaktaki tek tenceresine koca bir ayda 1 kilo etin bile girmediği hayatların yanı başından geçelim… Ödenememiş faturaların boğduğu hayatların kredi kartlarına teslim hallerine biraz dokunalım…
Evet…
Küçük hikâyemiz gelsin o zaman…
-
Kendi hayatımda hep yaya kalıyorum! Sanki bana hep kırmızı yanıyor ve insanlar, birbirinin ardına takılmış arabalar gibi, hiç durmadan içimden geçiyor geçiyor ve gidiyor… Ben, hep yolun bu tarafında bekliyorum... Hiç kimsenin içinden geçemiyorum, çünkü bana hiç yeşil yanmıyor…
-Sahi, bu ruh halinde olan kaç kişiyiz ?
Sizi bilmem ama, eldekinden daha garibi var !
Denilene göre… Ayda 22 bin 200 TL maaş alan Milletvekilleri ZOR durumdaymış… GEÇİM derdindeymiş… Ay sonunu dahi getiremiyormuş… Buna dair açıklamayı yapan da TBMM Başkanı Mustafa Şentop olmuş… Katıldığı bir canlı yayında, net 22 bin 200 lira maaş alan vekillerin geçim sıkıntısı çektiğini söylemiş... Buna gerekçe olarak da, harcamalarının yüksekliğini göstermiş... “Toplu ulaşım aracıyla Meclis’e gelen var” demiş…
İşte o an beni kalbimden vurmuş…
Gel de üzülme…
Gel de boğazından lokma geçsin artık…
-Buraya kadar her şeyin KOCA bir espri olduğunu düşünmek isterdim ama… Değil ! Yaşananlar da, anlatılanlar da GERÇEK olmasına gerçek de… Asgari ücret ile geçinmek zorunda kalanların ülkesinde, net 22 bin 200 lira maaş alan Vekillerin geçim sıkıntısı çektiğini söyleyenlerin medeni (!) CESARETİNİ bir kez alkışlasak mı ?
Hatırlıyorum da…
Tokat'ta 1500 kişinin çalıştırılacağı işe 9 bin 217 kişi başvurmuş, kura çekimi sırasında bir kadın, 'Açım aç, çocuklar doymuyor' diye bağırmıştı… Ama öte yandan, başka bir şey daha hatırlıyorum… Aynı Türkiye’nin TBMM’sinde… Dönemin Meclis Başkanı Binali Yıldırım'ın, “Meclis lokantasında 550 çeşit yemek var, bunları 50'ye indirilmeli. Seçmesi bile zor, vakit alıyor” sözlerini…
Sorumuz net…
Vekiller mi geçinemiyor, asgari ücretli mi?
Öncelikle bir şeyin altını çizelim ama…
Türkiye’de Milletvekilleri, 22 bin 200 Türk lirası maaş alırken, bir asgari ücretli 2 bin 20 lira ile geçinmek zorunda... Doğru mu ? Bu, Vekillerin, asgari ücretlinin yaklaşık 11 katı maaş aldığı anlamına geliyor… Tam da bu noktada… Milletvekili maaşlarının, asgari ücretin 4 katından fazla olmaması için İKİ KEZ kanun teklifi veren ve “Milletvekili maaşının asgari ücretten 11 kat fazla olması VİCDANSIZLIKTIR. ‘4 katından fazla olmasın’ dediğimiz teklifimiz kabul edilmiyor ve toplumda müthiş bir adaletsizlik yaratılıyor” diyen HDP Milletvekili Garo Paylan’ın söylediklerindeyim…
-
BAŞKA bir dünyada yaşıyorlar... Yaşadıkları şatafatı normalleştirmeye çalışıyorlar… Türkiye’de BELLİ bir sınıf, zengin bir KESİM, kafalarına göre bir DÜZEN kurdu, kendilerince yaşıyorlar… Asgari ücretli de gün geçtikçe YOKSULLAŞIYOR… Asgari ücret ile vekil maaşı arasındaki 11 kat fark, toplumsal vicdanın açıkça yaralanmasıdır... Hükümet, vicdansızlığı bırakmalıdır. Bozulan gelir dağılımı düzeltilmelidir…
-
Ve perde…
Peki…
Utanalım mı ?
Utanır mıyız ?
Yoksa o medeni (!) cesarete devam mı ?
