Açık ve net…
Kırk Asırlık Türk Yurdu Sokağı’nda 2013 senesinde konfetilerle başlatılan (!) , ardından bugünkü bakımsız haline ulaştırılan SAĞLIKLAŞTIRMA (!) çalışmasının (!) ardından çok da UMUT besleyen biri değilim, yerelin buna dair KURDELE kesimlerinden…
Bu başlıkta ne zaman bir haber okusam, aklıma, Buket Uzuner’in “Kumral Ada Mavi Tuna” kitabından damlayan kelimeler geliyor…
Hani demiş ya…
–Sanmak ileolmak arasındakiuçurumdan hep nefret ettim…Ne mutludur o, oluşlarının içinesanışlarını da katmayı başaran insanlar…–
Evet…
15 mahallede,toplam 5,5 km uzunluğunda,‘Sokak Restorasyonu’ hamlesindeyiz…
Yapılanı, ekleneni, düzeltileni hiç izliyor musunuz bilmiyorum ama, bugüne dair notlarımı, Hatay Valisi Rahmi Doğan’la ve bu tür konulardaki hassasiyetini iyi bildiğim Ak Parti Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman ile de paylaşmak istiyorum, ki bana GARİP gelen ve hatta YANLIŞ olduğunu düşündüğüm kısımlara onlar da YAKINDAN bakmak ister belki…
Ardından düzelir miyiz ?Ya da düzeltir miyiz, bilmiyorum !
Ama…
Gördüklerim gelsin şimdi…
Kurtuluş Caddesi’ndeyim… Zeynep ve Naim Gülbol çiftinin Ahşap Yakma Atölyesi’nin hemen karşı cephesinde, ara bir sokakta devam eden restorasyon / sağlıklaştırma çalışmasını izliyorum… Geçtiğimiz günlerde bu alanda ortaya çıkan taş zeminle ilgili düzenleme yapılıyor bu arada, ki bu benim asıl odak noktalarımdan biri…
Ortaya çıkacak DÜN noktasında BUGÜN’ün nerede duracağını merakla izliyor olacağım…
Dikkatimi çeken şey…
İhalenin, bu dar sokaktan İBARET olduğunun ifade edilmesi !
Yani mi ?
Bu dar sokağa bakan çok katlı beton binanın bu kısma bakan ŞANSLI yüzü, sağlıklaştırma çalışmasından NASİBİNİ almış… Ahşap eklemeler yapılmış… Tescilin Antakya’sına uymayan pencereler değişmiş… Hatta yıpranmış dış cephesi yenilenmiş, boyanmış… Güzel de olmuş !
Peki, caddeye bakan yüzü mü ?
?
Ne demem lazım bilmiyorum ama… Buradaki esnafın da, konuya hakim insanların da ifade ettiği şey hep aynı, ki onlara ifade edilen de… İHALE, dar sokağın cephe çalışması ve içeriği adınaymış ! Yani, çok katlı beton binanın, ihale edilen DAR SOKAĞA BAKAN KISMI çalışmaya dahilmiş ! O yüzden diğer kısımlardaki, yani ana caddeye bakan yüzü de, demir aksamları da, yıpranmış badana cephesi de, tescile uymayan pencere aksamları da olduğu gibi bırakılmış…
Yani, “YARISI benim, DİĞER yarısı KADER”in, denmiş !
Vali Rahmi Doğan’ı da, Sayın Yayman’ı da bu alana davet edelim istiyorum, biraz da bu yüzden… ki BİTMİŞ’e ya da ÖLMÜŞ’e çare yok, demeyelim sonra ! Eldeki şehir adına NE YAPIYORUZ, şimdi konuşalım !
Davetimiz kabul mü ?
Yoksa SEN SAĞ BEN SELAMET mi ?