Bu yazı 2 Başkan’a olsun…
Yayınlanma Tarihi : 31.10.2017 02:17
Bu haber 94 defa okundu
Hem Savaş’a hem Kimyeci’ye…
“Hayata dair tek bir SORUn bile yoksa, nefes alıp vermeyi bırak… Çünkü yaşamıyorsun!” demiş bir Şair… Haksız mı ? “Sorgulanmayan hayat yaşamaya değer değildir” dememiz de bundan değil mi ?
O zaman, başlayalım mı?
Birkaç soruyla ve biraz sorguyla…
Niye mi ?
Milena Jesenska’nın dediği gibi…
Hayatı yaşamanın iki yolu var… Bir tanesi; kaderinin sorumluluğunu üstlenmek, kendi kararlarını kendi vermek ve uygulamak, avantaj ve dezavantajları, mutluluk ve mutsuzluğu kabul etmek… Cesurca, dürüstçe, pazarlık etmeden, yüce gönüllülük ve tevazuyla….
Diğeri ise olanı kabul etmek !
Hani bizlerin HEP yaptığı gibi !
Bugün ilkinde ilerleyelim…
Dedik ya, soralım, biraz da sorgulayalım…
Evet…
Geçen gün, Antakya kent merkezinde, alışveriş merkezinin olduğu hatta yürüyorum, akşam üstü… Aslında yürümeye çalışıyorum desem mi ? Hatta demesem ! Hiç demesem ! Çünkü yürüyemedim ! Sadece ben değil, herkes ! Hatta Asi hattı boyunca yürümeye çalışanların el kol hareketlerini uzaktan izleseniz gülümsemeniz içten bile değildi o an ! Ama değildi… Yaşananlar komik değildi !
Garip olan NE, biliyor musunuz ?
Milyonlarca sineğin ÜZERİNDE koloni halinde uçtuğu Asi Nehri’nin yanı başında yürümenin bile işkence haline geldiği bir kentte, bu kente dair İDARİ ve KONTROL yetkilerini ellerinde bulunduranların ha bire ÖDÜL almaları ! ÖDÜLLÜ belediye başkanlarına sahip olmak bizleri tabi ki gururlandırıyor, ama… Eldeki markadan eksilten hallerimizi ne yapalım ?
Özellikle de, ANTAKYA bağlamında ‘az laf ama çok iş’ yapmalarını beklediğimiz iki isim bağlamında…
Aslında ne yapsınlar, biliyor musunuz ?
Bir akşam, dediğimiz Asi noktasında biraz adımlasınlar… Ayrı ayrı değil ! Beraberce… Adımlasınlar adımlamasına da, saysınlar da ama ! Koloni halinde uçuşan sinekleri… Onları bu kadar ÖZGÜR bırakan hallerimizin fotoğrafını çekmeyi ise ihmal etmesinler ! Ardından bizle de paylaşsınlar ! Ve aramıza hoşgelsinler !
Onlar da haklı… !
Böylesi bir kenti yönetmek zor…
İnsanları memnun etmekse daha zor…
Ama işi daha da zorlaştıralım onlar için ve elde biriken sorularımızı her biri için ayrı ayrı soralım…
İlk sorumuzu, ‘Medeniyetler ve Dinler Merkezi’ Projesi ile Mimar Sinan Uluslararası Proje Olimpiyatları Ödülleri kapsamında ‘MİMAR SİNAN ÖZEL ÖDÜLÜ’ kazanan Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş’a soralım, ki gerçekten de MERAK ediyoruz… Böylesine anlamlı bir proje üreten biri olarak, kent merkezinde yükseltilen bir heykelin avucunda biriken Antakya’yı KAYBETMEK nasıl bir duygu ? Sahi, kaldırdıklarınızın yerine eklediğiniz o zeytin dalı ile idare mi ettik sandınız ? Peki, rafa kalkan gerçeğimizin sloganında unuttuğumuzu mu düşündünüz ? Yok ! Ne idare ettik ne de unuttuk ! Peki, siz ? İdare eden ve unutanlar ! Dünün bugününde söyleyecek bir şeyiniz var mı, kaldı mı ?
İkinci sorumuzu, ORC Araştırma Şirketi’nin Eylül 2017 Yerel Yönetimler Araştırması kapsamında gerçekleştirdiği anket sonucunda “Türkiye’nin En Başarılı İlçe Belediye Başkanı” olmayı başaran Antakya Belediye Başkanı İsmail Kimyeci’ye soralım… Sorarken de, Antakya’nın tarih kokan ve tescilli evlerinin olduğu dar bir sokağa ASFALT dökmeyi bu BAŞARI hanesinin neresine etiketlediklerini sorgulayalım ! Çünkü biz anlamadık ! Eldeki başarının bize yansıyan bu kısmını hiç anlamadık ! Anlatmak ister misiniz ?
Evet…
Bu yazı, 2 Başkan’a…
Cevap beklediğimizden değil !
Gerçeğimizi slogana tercih ettiğimizden…
Kolay gelsin…
Etiket :
YORUMLARI GÖR