Bez torba müthiş fikir, ama…31 Mart temalı olmuş, çevreci değil!
Yayınlanma Tarihi : 08.02.2019 03:22
Bu haber 132 defa okundu
Geçen gün bir twitter paylaşımında bulundu, Hatay’ın Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Lütfü Savaş ve dedi ki… “Doğaya ve çevremize zarar veren naylon poşet kullanımının önüne geçmek için semt pazarlarında hemşehrilerimize bez torba vererek temiz ve sağlıklı yaşama vurgu yaptık.”
“İşte altına imza atacağım bir hizmet…”
Dedim kendi kendime…
Örnekleri de o kadar çok ki…
Buna dair birçok haber de yaptık hatta…
O yüzden, vatandaş hassasiyeti ile sokağın nabzını tutan her adıma kendi adımlarımızı, ama koşar adım katmak, bizlerin en büyük keyfi, AMA…
Haklısınız !
Tam da burada KOCAMAN bir ‘AMA’ var !
Niye mi ?
Antalya-Alanya Belediyesi…
Düzce-Akçakoca Belediyesi…
İstanbul-Sarıyer Belediyesi…
Diyarbakır-Bismil Belediyesi…
Konya Büyükşehir Belediyesi…
İzmir-Bornova Belediyesi…
Bursa-İnegöl Belediyesi…
Yozgat-Sarıkaya Belediyesi…
Hatta çok daha fazlası…
Birçok belediye örneği var anlayacağınız, sayamadığımız…
…ki o AMA da, onlar noktasında bizleri durduran bir AMA !
Hala soruyor musunuz ‘NİYE’ diye ?
Eleştirimiz net…
Burada amaç, Ankara’nın, plastik kullanımına yönelik çevre hassasiyeti noktasında attığı adıma yerelde destek vermek değil mi ? O destek adına vatandaşı omuzlamak değil mi ? Geri dönüşümlü bez torba dağıtımları da buna dair değil mi ?
Çıkışımız da, ÇEVRE ve DOĞA değil mi ?
O yüzden, olmamış Sayın Savaş !
Dağıttığınız o bez torbalar, olmamış !
Logo yeterliymiş, ama fotoğraf olmamış !
Bu bir çevre çıkışı, 31 Mart değil, ki karışmış !
O yüzden, olmamış !
Dağıtımını ilk elden yaptığınız o BEZ TORBA, 31 Mart yerel seçimleri promosyon dağıtımı olmuş, hele ki her bir bez torba üzerine kendi kocaman fotoğrafınızı yerleştirmişken ve VERİLMESİ GEREKEN mesajla VERİLEN MESAJ birbirine karıştırılmışken !
Yok…
Olmamış…
Yine olmamış…
*
VALİ’YE SORALIM…
NE HİSSETMİŞ O DAR SOKAKLARDA?
Hatay Valisi Sayın Rahmi Doğan, Antakya sokaklarında incelemelerde bulunmuş… Dar sokaklarda adımlamış… Nisan 2013’te açılışı yapılan, sağlıklaştırılan (!), ama ardından unutulan Kırk Asırlık Türk Yurdu Sokağı’nda ilerlemiş… ‘Dikkat bu yapı tehlikelidir’ resmi uyarılı tarihi evlerin demir maskeli yüzleri arasından geçmiş… Sprey boyalı yorgun taş bedenleri görmüş… Eldeki tarihin ve kültürün emanetinde nerede olduğumuzu da…
Peki, o dar sokaklara serilen asfalt yolları da fark etmiş mi ?
Sahi, betona teslim BATI yakasına her geçen gün daha da yaklaşan Antakya’nın doğusu için ne düşünmüş, merak ettim… En çok da, KRAL ÇIPLAK demekten korkanların memleketinde, ona ne anlatıldığını ?
Etiket :
YORUMLARI GÖR