Bakın bu konuda EN İYİYİZ ! Ama yine de MUTLU değiliz !
Yayınlanma Tarihi : 22.11.2017 02:07
Bu haber 93 defa okundu
İzlediyseniz eğer, bilirsiniz…
“Mutlu olmak, her şeyin yolunda olması demek değildir ! Mutlu olmak, görmezden gelme konusunda ustalaşmak demektir…” der, Beautiful Mind / Akıl Oyunları’nda…
Aslına bakarsanız, bu TESPİT doğruysa, HEPİMİZİN, ama istisnasız hepimizin MUTLU olması gerekmez miydi, ki görmezden gelme konusunda bu kadar iyiyken hele ki ? Niye mi ? Düşünsenize… Görmeyen, duymayan ve bilmeyen kalabalıkların coğrafyasında görmemiz isteneni görüp duymamız isteneni duyarken, sadece ama sadece bilmemiz istenenleri BİLİYOR, diğerlerinin yanından ise usulca ve sessizce geçip gidiyoruz !
Yok, mutluyuz…
Hem de çok mutluyuz…
Ki tüm şartları yerine getirmişiz !
Hele ki bu kadar körken ve bu kadar sağırken !
Peki, öyle miyiz ?
Mutlu muyuz ?
Mutlu musunuz ?
Haklısınız !
Değiliz !
Buna rağmen hem de !
Oysa ki hayat denen şey bu değil…
Hayat denen şey, Can Yücel’in dediği gibi…
*.*
Iskalamak istemiyorsan hayatı,
haydi şimdi kalk bakalım,
silkin şöyle bir,
At üzerinden hayatın yorgunluğunu…
Vakit zannettiğinden daha az…
Haydi kalk bakalım,
şimdi yaşamak zamanı…
*.*
Evet…
Eldeki fazlasını hak ediyor…
Yaşadığımız hayat fazlasını hak ediyor…
Daha fazla cesareti ve o cesaretle ayağa kalkışı…
İki-üç paragrafla geçiştirilemeyecek kadar zorluyken hele ki…
O zaman en başta BİZ susalım ! En başta bu köşe SUSSUN ! Ortaya koyduğu onca soruya cevap dahi alamazken, adımlarını geriye kaçırsın ! MADEM BÖYLE desin ve NOKTA koysun konuşmalarına… Konuşmalarının yerine sessizliğini koysun ! Beklendiği gibi olsun hatta ! Görmesin ! Duymasın ! Bilmesin ! 3 MAYMUN’un kapalı gişesinde en ön sırada otursun ve SESSİZLİĞİMİZİN gösterisini delicesine alkışlasın ! Bizi BİZ yapan her şeyi dışarıda bırakıp, bizi BİR BAŞKASI yapanların gösterisinde ruhunu teslim etsin !
Hani hemen her gün yaptığımız gibi !
Sussun !
Bilsin, ama SUSSUN !
Görsün, ama KONUŞMASIN !
Yanı başından geçsin ve GİTSİN !
Duranları da İKNA etsin, SUSTURSUN !
Buraya kadar nasıldı sahi ? Anlattığımız HAYATLARIMIZ nasıldı ? Yaşadığımız, ama İNKAR ettiğimiz hayatlarımız nasıldı ? VAR, ama aslında YOK hükmündeki bizler NASILDI ? Sahi bu mu istediğimiz ? Karar verdik mi ? İçine sokuşturulduğumuz kalıplarımızın darlığında yeni hallerimize alışabildik mi ? İdare eder mi ?
Bir yazıda şöyle der…
“Bazen -hem de en beklenmedik bir anda- tam bir duygunun ortasındayken, hayata karşı korkunç bir yorgunluk çöker üstüme… Üstelik o kadar büyük bir yorgunluktur ki, üstesinden nasıl geleceğimi bilemem…”
Eldeki memleketin buraya kadar anlatmaya çalıştığım YAŞAM halleri bana tam da bunu hissettiriyor, biliyor musunuz ? Beni yoruyor, artık dokunabileceğimiz kadar derin bir KORKAKLIK yaşayan insan halleri hele ki ! Ama en çok da KEŞKE biriktiren çaresizlikleri !
Keyfini çıkarın !
Etiket :
YORUMLARI GÖR