İlimiz Hatay'da AK Partili ve CHP'li belediyeler ortak hareket ederek ÇED raporu olmadan faaliyet yürüten firmalara karşı mücadele kararı aldıkları bildirildi.
Halkın yaşam alanlarının tahrip olduğunu aktaran belediyeler durumun çözülmesini istedi. Söz konusu firmaların, yaşam alanlarını talan ettiği belirtildi.
Hatay'da yaşanan depremin ardından, mevcut sorunların ortak olmasının da etkisiyle partiler ve halk bir araya geldi.
Yayladağı Belediye Başkanı Mehmet Yalçın,Hatay Basın Cemiyeti’nde yapılan basın toplantısında konuştu.
Toplantıda, MHP'nin eski Milletvekili Arzu Erdem ve Emekli Tümamiral Cihat Yaycı'da yer aldı.
Yalçın, ilçedeki çeşitli firmaların izin almadan maden faaliyetleri yürütmesine engel olacaklarını açıkladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar’a çağrıda bulunan Yalçın, davalarında kendilerine destek olacaklarına inandıklarını belirtti.
Yayladağı halkıyla aynı düşünceleri taşıdığını aktaran Yalçın, doğayı kirleten firmalar hakkında hukuki süreç başlattıklarını söyledi.
TIBBİ AROMATİK BİTKİLER
Maden firmalarının halkın yaşadığı yerlere göz koyduğunu, yaşam alanlarını kirleterek insanları göçe mecbur bıraktığını söylerken ayrıca, firmaların maden araması yaptığı bölgelerde tıbbi aromatik bitkilerin olması nedeniyle de izin vermeyeceklerini aktardı.
''TÜM TÜRKİYE'YE YETER''
Başkan Yalçın, Yayladağı ilçesinde 40 kilometrelik duvar için 1,5 dönümlük alanın fazlasıyla yeterli olduğunu ifade ederek, bazı firmaların 1000 dönümlük alanlar talep ettiğini ve bu miktarın sadece Hatay’a değil, tüm Türkiye'ye fazlasıyla yeteceğini de sözlerine ekledi.
Yalçın, stratejik önemden de bahsederek:
''İlçemizin ülkemiz için stratejik bir yeri var. Çünkü Yayladağı sınır bölgesi.Biz göç vermemeye vatandaşı ilçede tutmaya gayret ediyoruz. Biz sınırın silahsız bekçileriyiz.'' Dedi.
KANUNA AYKIRI DAVRANMAMIZI BEKLİYORLAR''
Yalçın, ''Yayladağı’nın %11’inde çalışılmış. Biz göç vermeyeceğiz diyoruz ama bunlar devam ederse vatandaşın geçim kaynakları bitecek. Asıl rezerv taş ocakları değil. Hatay’ın tıbbi aromatik bitkilerinin çoğunluğu %65’i Yayladağı’nda. Biz açılan taş ocaklarına saygı duyuyoruz. Ama bazı firmalar geçici ruhsatla iş yapmaya kalkıyor. 54 bin dönümlük alandan bahsediyoruz. 2008’de alınan milli güvenlik kurulu kararı ile Hatay’da Hazine arazisinin şahıslara satışı yasak. Bizim kanuna aykırı davranmamızı bekliyorlar. Bu firmalardan hiçbiri belediyemize bir soru dahi sormadı. Bu arazilerde Sanayi sitemiz, defne sahaları var. Ben ilçemi koruyamazsam o koltukta oturmamın manası yok. Bu firmalar bize sorsa biz gereğini yaparız. Biz ilçenin %10’unu taş ocaklarıyla katlayıp göç veremeyiz. Buralarda normal rezervinin üzerinde çalışma var. Bireysel şirketlere davamızı da açtık. Sayın Cumhurbaşkanımız da Enerji Bakanımız da bizi görecek ve bizimle hareket edecek diye düşünüyorum. Bu konuda vatandaşımızın şikâyetleri var. Bu alanlarda mekânsal planlama ve stratejik planlarımız var. Vatandaşın mülkiyeti ve yaşama hakkı var. Esas zenginlik kırma taş değil tıbbi aromatik bitkilerdir. Bu konuda 7 projemiz var. Şu kaynakları tarım ve hayvancılık var. Kültür varlıkları var. Bunun için diyoruz ki bize de sorun. İlçedeki rezerv Hatay’ı değil Türkiye’yi ayağa kaldırmaya yeter. Buna izin veremeyiz." İfadelerini kullandı.
HALK VE BELEDİYE BAŞKANI HAYKIRIR''
Emekli Tümamiral Cihat Yaycı: ''Belediyeden izin almadan ÇED raporu alınmadan fosfat, altın aramaya kalkarsan, bu istismar olur. O zaman da halk ve Belediye Başkanı haykırır. Bu suistimaller öyle bir yere vardı ki ilçe yüz ölçümünün %11’i arama sahası ilan edildi. Askeri radarın olduğu yere 300 metre mesafede çalışma yapılıyor. Bu alanların içerisinde camiler, türbeler, okullar, endemik bitkiler var. Burada kamu faydası değil kamu zararı oluşturuyor. Bu istismarcılara Cumhurbaşkanımızın da Enerji Bakanımızın da dur diyeceğine inanıyorum.'' Dedi.
''KORUYUCU TAVIR ÇOK ÖNEMLİ''
MHP'li eski vekil Arzu Erdem ise, ''Belediye başkanımızın Yayladağı üzerinde kurduğu koruyucu tavır çok önemli. Her bölgenin ekonomik lokomotifleri var. Bu bölgenin de tıbbi aromatik bitkileri var. Bu çalışmaların sürdürülmesi adına bitkilerin nerede yetiştiği, nereden toplandığı bilgilerine belediyemiz vakıf. Burada verilen izinlerin denetlenmesi lazım. Çalışma hızlı ilerliyor. Ama suistimalciler bu noktada ortaya çıkıyor'' açıklaması yaptı.
ERZİN'DE ÇED RAPORU OLMADAN PLASTİK FABRİKASI
Öte yandan Hatay'ın Erzin ilçesinde bulunan Burnaz plajında da ÇED raporu olmadan plastik fabrikası yapıldığı aktarıldı.
Erzin'in CHP'li Belediye Başkanı Ökkeş Elmasoğlu ve halk duruma isyan etti.
Hatay’da deprem konutlarının yapımı nedeni ile ÇED raporu gerekmemesi kararının istismar edildiği belirtildi.