Eğitim Sen Hatay Şubesi Şube Sekreteri Ayhan Erkal, Antakya Köprübaşında düzenlenen eylemde yaptığı basın açıklamasında: “Bu gün de keyfiliğe ve hukuksuzluğa karşı mecbur kılındığımız için alanlardayız” dedi. Erkal, açıklamasına devamla: “Öğrencilerimiz bizsiz biz öğrencisiz. Hem de hiç bir hukuksal dayanak olmaksızın ve yalnızca, ulusal ve uluslararası yasalarca güvence altına alınmış sendikal bir hakkın kullanımından kaynaklı. Hem de daha önce defalarca kullandığımız bu hak ile ilgili Danıştayın, yerel birçok mahkemenin ve Anayasa mahkemesinin "Sendikal faaliyet suç değildir, sendikal faaliyetlerden dolayı ceza verilemez, sendikasının aldığı karara uyarak göreve gelmeyenler mazeretli sayılır" şeklinde defalarca verdiği, içtihat niteliğindeki kararlara rağmen 44 gündür alandayız. Ekmeğimiz ve onurumuz için. Çünkü bizler, Hatay genelinde bini aşkın eğitim emekçisi keyfi ve hukuksuz olarak açığa alındık. Hem de tüzüğü Ankara Valiliğince ve İç İşleri Bakanlığınca onaylanmış, halen yürürlükte olan bir sendikanın, sendikamız Eğitim Sen'in ve Konfederasyonumuz KESK’in, tüzüğüne uygun bir şekilde yaptığı, yasal, demokratik eylem çağrısına uyduğumuz ve bir gün göreve gitmediğimiz gerekçesi ile. Bu gün açığa alınışımızın 44. günü. Ailelerimizin durumunu anlatıp kendimizi acındırma derdimiz yok, ancak asıl yerimiz olan okullarımıza, öğrencilerimize dönüş süreci uzadıkça, bu durum hukuksuzluk ve keyfilik olmaktan çıkacak ve zulme dönüşecektir. Bunun hiç bir hukukta ve hiç bir kitapta yeri yoktur. Kabul etmemiz de beklenmemelidir. Bütün öğretmenlerimiz görevlerine iade edilene kadar Ekmek ve Onur mücadelemiz devam edecektir” ifadeleriyle devam etti. ÖĞRENCİLER DE ADALET DE UMURLARINDA DEĞİL Ne öğretmensiz kalan öğrencilerimiz ne hakkaniyet ne de adalet umurlarındadır diyen Erkal, açıklamasının devamında: “Tek dertleri, daha fazla kadrolaşmak, istedikleri her şeyi daha kolay yapabilmektir! Bu nedenledir ki sendikal faaliyetlerimiz “suç” kategorisine sokulmaya çalışılmaktadır. Çünkü her bir Eğitim Sen üyesi, yıllardır her türlü çirkin, mesnetsiz karalamaya ve iftiraya inat; emeği, hakları ve çocuklarımızın yarınları için mücadele etmektedir! Ellerinde bir tek somut ve hukuki delil bulunmayanlar, suç işlediklerini bile bile sendikal faaliyetlerimizi, dolayısıyla mücadelemizi hedef tahtasına koymuşlardır. Çünkü onlar cemaatlere “yürü ya kulum” derken, bugün darbeci dedikleriyle pozlar verirken, 4+4+4’le eğitimin içini boşaltırken bizler parasız, laik, bilimsel, demokratik ve nitelikli eğitimden yana mücadele veriyorduk” dedi. TÜM GÜÇLÜKLERİ AŞACAĞIZ Erkal, açıklamasını şu ifadelerle sonlandırdı: “Eğitim Sen olarak yaşamın her alanında kendisine itaati arzulayan ve bunun için her yolu deneyen bir siyasi iktidar karşısında asla geri adım atmayacağımız bilinmelidir. Her bir üyemizin, arkadaşımızın hakkı iade edilene kadar örgütlü mücadelemizi yükselteceğiz! Bizleri bu sözümüzden döndürmeye de kimsenin gücü yetmeyecektir! Herkes bilmelidir ki tarih, zalimleri en karanlık sayfalarında, zulme boyun eğmeyenleri de onuruyla, umuduyla ve cesaretiyle doğruyu söyleyenleri yazdığı gibi yazacaktır! Arkadaşlarımıza, öğrencilerimize söz veriyoruz: Birbirimizden aldığımız güçle, tüm güçlükleri aşacağız ve biz kazanacağız.''Dedi.