Hatay Sakatlar ve Gönüllüler Derneği Başkanı Sabit Köse,3 Aralık Dünya engelliler günü nedeniyle basın açıklamasında bulundu.
Köse,açıklamasında şu görüşlere yer verdi:
“Engellilerin herkesle eşit fırsatlara, haklara ve olanaklara sahip olma, bağımsız ve kendi kendine yeterli birey olma, erişilebilir bir ülkede ve kentte yaşama, ayrımcılığa tabi olmama ve tüm karar alma süreçlerine etkin bir biçimde katılma talepleri karşılık bulmuş değil.
Elbette bazı ilerlemeler var ancak son derce yetersiz. Eğitimde, istihdamda, siyasette, bütün toplumsal yaşam alanlarında engellilerle engelli olmayanlar arasındaki büyük eşitsizlik devam ediyor.
“Karar alma süreçlerinin dışında tutuluyoruz”
Engelli bireylerin bağımsız ve kendi kendine yeterli bir yaşam sürdürmesinin koşulları hala oluşturulmuş değil.
Kamu binalarının, açık alanların ve toplu taşım araçlarının engelliler için erişilebilir hale getirilmesi 1997 yılından itibaren mevzuata girmiş olmasına rağmen 22 yıldan beri bir arpa boyu yol alınmış durumda.
“Engellilere karşı önyargılar, ayrımcı tutum ve davranışlar bütün acımasızlığı ile devam ediyor. Engelliler ısrarla karar alma süreçlerinin dışında tutuluyor.”
Talepler sıralandı:
Bugün engellilere bakım aylığı ödenmesi için aile gelirinin kişi başına düşen bölümünün asgari ücretin üçte ikisinin altında olması, engelli aylığı alabilmek için ise asgari ücretin üçte birinin altında olması şartı aranmaktadır. Hiçbir geliri olmayan engelli bir birey, diğer aile bireylerinin geliri nedeniyle gelir sahibi olarak görülmekte; engelli aylığı ve bakım ücreti hakkından yararlanamamaktadır. İki yıl önce TBMM bu koşulu 65 yaşın üzerindeki vatandaşlar için kaldırırken engellilerin bu yöndeki talepleri reddedilmiştir. Bu nedenle şart koşulan gelir düzeyinin hesaplanmasında aile geliri yerine engellinin bireysel geliri esas alınmalıdır. Engelliler ne istiyor? Bizler, himaye, himmet, sadaka değil, herkesle eşit haklara, fırsatlara ve olanaklara sahip, başı dik yurttaşlar olarak yaşamak istiyoruz. Hak öznesi yurttaşlar ve toplumsal bir taraf olarak kabul edilmek istiyoruz. Kimsenin yardımına gereksinim duymadan yaşamını sürdüren, kendi kendine yeterli bağımsız bireyler olmak istiyoruz. Engellilere, kadınlara, çocuklara, LBGTİ bireylere yönelen ayrımcılık, dışlama, şiddet, taciz ve istismarın sona erdirilmesini istiyoruz. Salgın hastalıklar, beslenme yetersizliği, akraba evliliği, iş ve trafik faciaları, savaş ve terör gibi sakatlık kaynaklarının kurutulmasını istiyoruz. Dünya Sağlık Örgütünün ICF standartlarına uygun yeni bir Sağlık Kurulu Raporları Yönetmeliği istiyoruz. İlaç, ortez, protez ve yardımcı araç-gereçlerin ücretlerinin tamamının devletçe karşılanmasını istiyoruz. Üretim süreçlerinde verimli ve etkin olarak yer almak istiyoruz. Nitelikli, işlevsel ve erişilebilir bir eğitim istiyoruz. Engellilerin üniversiteye giriş sınavlarına istedikleri illerde ve özel cihazlarıyla girmelerinin sağlanmasını istiyoruz. Haklara, hizmetlere ve bilgiye erişimin önündeki engellerin kaldırılmasını istiyoruz. Herkes için tasarlanmış kentler, sokaklar, konutlar, toplu taşım araçları, ürünler ve yaşanabilir bir ülke istiyoruz. Toplumsal yaşamda, bilimde sanatta ve siyasette etkin olarak yer almak istiyoruz. Temsil organlarında sadece engelli sorunları için değil ülke ve dünya sorunlarının çözümüne katkı sunabileceğimiz için de yer almak istiyoruz. Her şeyden ücretsiz ve indirimli yararlanmak değil, sakatlıktan kaynaklı ilave giderlerimizi karşılayacak düzeli bir engelli aylığı almak istiyoruz. Tüm yurttaşlara, ücretsiz bakım hizmeti sunulabilmesi için bir an önce bakım sigortasının kurulmasını istiyoruz. Nesnel, adil ve etkili bir sosyal yardım sistemi istiyoruz. Sağlığımızı ve geleceğimizi tehdit eden nükleer santrallerin olmadığı, yaşam kaynaklarının tahrip edilmediği ve kirletilmediği bir doğal çevre istiyoruz. Engelli aylığı ve evde bakım ödeneği gibi sosyal haklarla ilgili kriterlerde engellinin bir birey olarak görülmesini istiyoruz"Dedi.