MENÜ

ÇELİKEL:BÖYLE BİR ANAYASA İNSAN ONURUNA YAPILMIŞ EN BÜYÜK....

Yayınlanma Tarihi : 06.04.2017 00:27 Bu haber 95 defa okundu
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Defne Şubesi ile Eğitim İş Hatay Şubesinin ortaklaşa düzenlediği, “Anayasa Değişikliği ve Türkiye” konulu panelde konuşan ÇYDD Genel Başkanı Prof. Dr. Aysel Çelikel; Her şeyi kaybediyoruz. Bir kere anayasanın tuzak bir anayasa olduğunu söylemeliyim. Herkesin çok duyarlı olduğu cumhuriyetin niteliklerini belirleyen ilk dört madde var. Değiştirilemez, değiştirilmesi teklif dahi edilemez. Nedir bunlar? Demokrasi, insan haklarına dayalı, sosyal, laik hukuk devleti. Buna dokunmadık diyorlar. Bu bir tuzaktır. Dokundular. Çünkü getirdikleri sistem kuvvetler ayrılığını tümüyle ortadan kaldırıyor ve kuvvetler birliği haline getiriyor. Getirdiği sistem yasamayı Meclis’in elinden alarak cumhurbaşkanına veriyor. Yürütme zaten cumhurbaşkanının elinde. Yargı onun kontrolünde. Bu durumda demokrasi ortadan kalkmıştır.''Dedi. Yürütmenin, yasamanın tek kişinin elinde toplandığı bir sistemde seçimlerin güvenliği nasıl sağlanacak?diye sorgulayarak sözlerine devam eden Çelikel: ''Seçimlerin güvenliği ve güvenilirliği diye bir şey yok artık. Çünkü cumhurbaşkanı hangi partiden ise Meclis’in büyük çoğunluğu da otomatikman ona bağlı oluyor. Bu da bir tuzak madde. Varmış gibi duruyor ama yok aslında. Sonuç olarak; toplumun can ve mal güvenliği de bitmiş oluyor. Can ve mal güvenliğini koruyacak olan yargıdır, yürütmedir, yasamadır. Meclis’in yasama yetkisi büyük oranda kalkıyor, cumhurbaşkanı kararnamelerle ülkeyi yönetecek. Yürütme dediğimiz ordu, polis, güvenlik güçleri, devlet teşkilatı cumhurbaşkanının tek başına iradesiyle tayin ettiği kurumlar olacağı için onlara da güvenemez vatandaş. Peki mahkemelere, hukuka güvenir mi? O da cumhurbaşkanın kontrolünde olduğu ve yetki onda olduğu için, en yüce mahkeme olan Anayasa Mahkemesi de onun kontrolünde olduğu için hukuka da güvenemez. O zaman toplum can ve mal güvenliğini kime emanet edecek? Yeni anayasaya göre cumhurbaşkanına. Bir tek kişi 80 milyonun can ve mal güvenliğinden sorumlu. Bütün bunları bilerek böyle bir çorabı Türk ulusunun başına örmeye kimsenin hakkı yoktur. Bunun hesabını veremezler. Padişahlık döneminden bile daha keyfi bir yönetim şekli getiriliyor.Cumhurbaşkanı ölünceye kadar ülkeyi yönetebilir. İki şeyi belirtmek istiyorum. Cumhurbaşkanı Meclis’i feshetme yetkisine de sahiptir. Meclis’i hiçbir neden göstermeden feshedebilir. Eğer çoğunluk kendi partisinden değilse, kendi emirlerini yerine getirmiyorsa, o zaman Meclis’i feshedebilir. Meclis’i fesheden cumhurbaşkanı istediği zaman seçim yapabilir. Çünkü iki defa görev yapma yetkisine sahiptir kanuna göre. Ancak ikinci döneminin bitmesine az bir süre kala Meclis’i feshedip yeniden seçime gidebilir ve bu arada kendisi de seçime yeniden gireceği için üçüncü dönem de seçilmiş olur. Bu şekilde her dönem bitmesine yakın sürekli Meclis’i feshedip Meclis’le birlikte kendisi de seçilerek ölünceye kadar cumhurbaşkanımız olarak kalabilir. Vatandaşın hiçbir güvenliğinin kalmadığını gören insanlar nasıl bu anayasayı destekleyebilir?''Dedi. Anayasaların, o ülkelerin uygarlık ölçütü olduğunu, ülkemizde mevcut anayasa üzerinde 17 kere değişiklikler yapıldığını, hepsinde olumlu mesafeler kat edildiğini, ama demokratik anayasaya doğru adımlar atılırken de, 16 Nisan’da oylanacak olan yeni anayasanın demokrasi, hukuk, kuvvetler ayrılığı, insan hak ve özgürlüklerini ortadan kaldıracağını belirten Çelikel: “Böyle bir Anayasa insan onuruna yapılmış en büyük hakarettir, onura saldırıdır.”Dedi.
Paylaş Paylaş Paylaş
ÇELİKEL:BÖYLE BİR ANAYASA İNSAN ONURUNA YAPILMIŞ EN BÜYÜK....
Paylaş Paylaş Paylaş
Etiket :
YORUMLARI GÖR
ÜYE YORUMLARI
Yorum yapabilmek için

Giriş Yap ya da Kayıt Ol