Hatay Ortak Meselemiz (HOME) Konseyi tarafından Antakya’da “Kültürel Mirasımız Koruyoruz” çağrısıyla insan zinciri oluşturuldu.
HOME, kentin tarihini, mimari, arkeolojik, kültürel birikiminin aceleyle gerçekleştirilen, gerekli uzman katılımının ve planlamanın sağlanmadığı enkaz kaldırma çalışmaları ile tehdit altında olduğunu belirterek 6 Nisan Çarşamba günü saat 14:00’ da (Dün) Antakya Ulucami önünde bir araya geldi.
Antakya Köprübaşı’ndaki bulusmada;
TİP Hatay Milletvekili Barış Atay, siyasi parti temsilcileri, Hatay Tabip Odası, Eğitim Sen gibi birçok sendika ve demokratik kitle örgütü temsilcisi, gönüllü ve depremzede el ele tutuşarak kentin tarihi ve kütürel yapısının korunması, enkaz kaldırma çalışmalarının kültür ve tabiat varlıklarına zarar vermeden yapılması talebiyle insan zinciri oluşturdu.
HOME Sözcüsü Ayhan Kara, İnsan zincirinin oluşturulduğu alanda açıklama yaptı. HOME sözcüsü Kara, açıklamasında:
“Hatay 6 Şubat’ta bambaşka bir sabaha uyandı. Hepimiz korkunç bir acı içindeyiz. Bizi ayakta tutan bir şey var; ortaya koyduğumuz ruh, geleceğe dair umutlar ayakta tutuyor. Bu şehri yeniden ayağa kaldırabilecek kapasiteye sahibiz. O irade de var, istek de var, insan gücü, bilgi, birikim, bilim de var.”Dedi.
Kara, açıklamasının devamında faciaların; ihmaller, çıkar ilişkileri gibi birçok nedenle yaratıldığını belirterek:
“Tüm bunları elimizin tersiyle itmeliyiz. Şehir bir daha bu şekilde yönetilmemeli. Geleceğimizi teslim edeceğimiz insanlar bize rağmen bir şey yapamamalılar. İnsanlar nasıl sağlıklı, iyi koşullarda yaşayacak bunları düşünmeli, bir şehir planlanırken bilime yaslanarak proje yapmalılar. Bu gördüklerimiz moloz değil bunlar miras, kültür mirası. Sahip çıkmak zorundayız. Biz şehrimize sahip çıkmak istiyoruz. Bu işin takipçisi olacağız. Bu değerlerimizi ayağa kaldırmak zorundayız.” ifadelerine yer verdi.
EZER:CİDDİ KANSER VAKALARI OLACAK
LÖSEV Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Üstün Ezer, Hatay’da herhangi bir koruma olmadan moloz taşındığını ve bunun bugünden başlayarak önümüzde ki 50 için de ciddi kanser vakalarına neden olacağını söyledi.
Yıkımın çok olduğu Antakya başta olmak üzere tüm Hatay’ı ve Hataylıları uyardığını aktaran Dr. Üstün Ezer:
“Bütün iş makineleri tozları kaldırarak çalışıyorlar ve döküm yerleri dere yatakları ve Asi nehrinin bütün kolları olarak göçe çarpıyor. Bu demektir ki bir ay öncesinden başlayarak önümüzdeki 50 yıl içerisinde burada kanser patlayacak. Bir kanser fırtınası esiyor ve buna aldırış eden yok. Buna tedbir alınmasını istiyoruz” dedi.
BRANDA BİLE ÇEKMİYORLAR!
Açıklamasını sürdüren kısa adı LÖSEV olan Lösemili Çocuklar Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Üstün Ezer:
“Antakya Antakyalılarındır, bunu kimse göz ardı etmesin ve başka plan ve programlar, projeler üzerinde ilerlenmesin. Biz 1936’da verdiğimiz kurtuluş mücadelesini bugün de veririz. Üzülerek gördüm ki burada lösemili çocuklarımız da var. Bütün kamyonların üstleri moloz dolu ve onlar bizim tarihimiz, hayatımız. O molozların üstünü bir kapama, branda ile örtme zahmetine bile katlanmıyorlar. Bütün iş makineleri tozları kaldırarak çalışıyorlar ve döküm yerleri dere yatakları ve Asinin bütün kollarının içine dökülüyor molozlar. Bu demektir ki bir ay öncesinden başlayarak önümüzdeki 50 yıl içerisinde burada kanser patlayacak. Bir kanser fırtınası esiyor ve buna aldırış eden yok. Bütün yer altı sularına iniyor bu asbest. Biz tıp fakültesine girdiğimizde bize ilk öğretilen şey asbest eşittir kanserdir. Bu kadar asbest yüküyle bu toplumu, toprakları kirletemezsiniz. Buradan elde edilen her şeyin, içilen suyun, solunan havanın içerisinde asbest olacaktır. Bu da eşittir ki önümüzdeki yıllarda bütün deprem bölgelerinde sonsuz artış göstererek bir kanser vakaları ile karşı karşıya kalacağız. Buna tedbir alınmasını istiyoruz, bu gördüğünüz çocuklarımızı daha fazla feda etmeyelim. Kanser hepimizin ortak meselesi, Hatay hepimizin acil ve ortak meselesidir.”Dedi.